Nasır Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?
Dış ortamlar ile gün içerisinde sürekli bir temas halinde olan cilt, insan vücudunun hastalık oluşumuna en yatkın bölgelerinden biri olarak kabul ediliyor. Gün içerisinde çok fazla ayakta duran ya da çok uzun süre yürüyen kişiler, ayaklarının sürekli olarak ayakkabılarının içerisinde beklemesi dolayısıyla birbirinden farklı cilt hastalıkları ile karşı karşıya kalabiliyorlar. En sık görünen cilt hastalıkları arasında ilk sıralarda ise nasır geliyor.
Nasır Neden Oluşur?
En yaygın görülen cilt hastalıklarından biri olan nasır, çoğunlukla ayakların kemikli bölgelerinin, ayak yapısına uygun olmayan ayakkabılarla sürekli sürtünmeye ve basınca maruz kalması sonucu ortaya çıkıyor. Çoğunlukla ayaklarda ortaya çıkan nasırlar özellikle ellerini kullanarak çalışan kişilerde, elin basınca maruz kalmakta olan kısımlarında da görülebiliyor.
Başlangıç aşamasında pek fazla ağrıya neden olmadığı ve kişinin günlük hayatını etkilemediği için nasır çoğu kişi tarafından önemsenmiyor. Ancak, henüz başlangıç aşamasındayken tedavi edilmediği takdirde nasırlar büyümeye devam ediyor, sertliği ile birlikte neden olduğu ağrı da artıyor ve nasırın tedavi süreci de uzamış oluyor. Bu nedenden dolayı yeni oluşan nasırların en kısa süre içerisinde en uygun yöntemler kullanılarak tedavi edilmesi gerekiyor. Nasırların pek çok türü bulunduğu gibi boyutlarında da değişiklik olabiliyor. Gün içerisinde çok uzun süreler ayakta duran, ayakları çok fazla terleyen, ayakları çok uzun süre ayakkabı içerisinde kalan ve seçtiği ayakkabılar ayakkabıları ile uyumlu olmayan kişiler nasır sorunu ile daha sık karşılaşabiliyorlar.
Ayak sağlığına uygun olmayan ayakkabıların giyilmesinin yanı sıra rahatsızlık hissi veren ya da yüksek topuklu, ayağın boyutuna uygun olmayan ayakkabıların tercih edilmesi ve herhangi bir noktadan ayağı vurması da nasır oluşumuna neden olan etkenler arasında yer alıyor. Ayakkabı nasır oluşumunda önemli rol oynasa da çıplak ayak ile yürüyen, bu esnada da ayakları sürtünme ve kuruluk ile karşı karşıya kalan kişilerde de nasır oluşumuna sıklıkla rastlanabiliyor.
Nasır başlangıç döneminde rahatsızlık vermediği ve oluşum yeri parmak araları olduğu için çoğu zaman ileri aşamalara gelene kadar fark edilemeyebiliyor. Derecesinin ilerlemesi ile birlikte nasırın belirtileri ortaya çıkmaya başlıyor. En sık karşılaşılan nasır belirtileri şu şekilde sıralanabiliyor:
- Nasır oluşumunun gerçekleştiği bölgede belirgin bir ağrı hissi,
- Nasırlı deri bölgesinde meydana gelen sertlik ve kalınlaşma,
- İleri aşamadaki nasırlarda, ağrının hissedildiği bölümde meydana gelen büyüme ve renk değişikliği,
- Nasırlaşmış olan bölgenin etrafında meydana gelen iltihaplanma,
- Kalınlaşmanın olduğu deride nasırın uç bölgesinin oluşması,
- Hafif derecedeki nasırlarda baskı ortadan kaldırıldığında geçen ağrı hissi.
Nasır Çeşitleri Nelerdir?
Çeşitleri ve boyutları birbirinden farklı olan nasırların tedavi sürecinin başlangıcında, nasırın türü ve hangi evrede olduğu belirleniyor. Ardından en uygun tedavinin planlaması yapılıyor Temel olarak 3 farklı nasır çeşidi bulunuyor. Yumuşak nasır olarak adlandırılan nasır türü; çoğunlukla ayak parmakları arasında kalan boşluklarda oluşuyor. Ağrı ve akıntı gibi sorunlara neden olan yumuşak nasırların boyutu 1-4 cm aralığında olup hassas ve kızarık bir yapıya sahip bulunuyorlar. Parmakların birbirine normalin üzerine baskı yapmasından dolayı oluşan yumuşak nasırlar, yüksek topuklu ayakkabıların sık giyilmesi sonucu da oluşabiliyor bu durumda ayağın parmak bölgesine binen yük miktarı artıyor ve nasır oluşumuna zemin hazırlanmış oluyor. Ayak parmaklarındaki doğuştan gelen ya da sonradan oluşan şekil bozuklukları da yumuşak nasır oluşumunun nedenleri arasında bulunuyor.
Ayağın kemikli kısımlarında, genelde yanlış basma ya da kemiklerdeki deformasyonlardan dolayı ayak yüzeyine ayakkabının baskı yapması sonucu sert nasır oluşabiliyor. Yoğun bir kökü olan sert nasır, küçük parmakların dış kısımlarında, ayak parmaklarının tepelerinde ve ayak tabanında oluşabiliyor.
Tohum nasırları da topukların yan ve arka kısımlarında görülüyor. Ölü deriden oluşan tohum nasırları basınca maruz kaldığında ağrıya neden olabiliyor.
Nasır Nasıl Tedavi Edilir?
Nasırın boyutu ve derecesi gibi bazı etkenlere göre, uygulanacak olan nasır tedavisinde de değişiklik söz konusu olabiliyor. İltihaplı nasırlar enfeksiyon, kanama ve akıntı durumunu da beraberinde getirebildiğinden tedavisinin hastane ortamında yapılması gerekiyor. Antibiyotik uygulanıp yara bakımı yapılarak nasır temizleniyor. İltihapsız normal nasırlarda ise sertleşmiş derinin soyulması için; ponza taşı, nasır yastığı, nasır kalemi, nasır bandı, nasır soyucu pomatlar ve solüsyonlar kullanılabiliyor. Bu yöntemlerle nasırın üzerindeki ölü deri zamanla yok ediliyor ve nasır adeta eritiliyor. Ancak bu işlemlerin dikkatli bir şekilde yapılmaması nasırın etrafındaki canlı derinin tahriş olup zarar görmesine yol açabiliyor. Bu aşamada asitli uygulamaların yalnızca ilacın nasırın üzerine geleceği şekilde yapılması en önemli nokta haline geliyor.
Nasırın çok ilerlediği ya da çok derinleştiği durumlarda, tedavi için cerrahi müdahalelerin uygulanmasına ihtiyaç duyulabiliyor. Cerrahi yöntemlerle nasır bir kerede çıkarılıyor. Yaranın bakımına ve enfeksiyon oluşumunun önlenmesine yönelik önleyici bir tedavi ile nasırın bıraktığı boşluğu en kısa zamanda ve temiz bir şekilde kapanması sağlanıyor.